KONYA-AKSARAY YOLU ÜZERİNDE BULUNAN OBRUK HANI ve SULTAN HANI
Obruk Han’ı,
Konya-Aksaray Yolu
Üzerinde Bulunan Konya’nın Obruk Köyü Girişindedir.
Kuzeydoğu güneybatı yönünde uzanan dikdörtgen planlı bir
oturum alanı üzerine inşa edilen han, güneybatı kanadında yer alan avlu ve
kuzeydoğu kanadındaki kapalı/barınak bölümünden oluşur. Güneybatı
cephesinin ortasında dışa taşkın bir kütle olarak yükselen taç̧ kapı, üst çerçevesi üzerindeki eklemeler ile bir kale kapısı görünümünde
tasarlanmıştır; cephenin köselerinde prizmatik birer kule yer alır.
Taçkapının sivri kemerli kapı açıklığının irtibatlandığı
sivri beşik tonoz örtülü̈ derin bir giriş̧ eyvanı vasıtasıyla dahil olunan
dikdörtgen planlı avlu, iki uzun kenarı boyunca ve karşılıklı olarak
yerleştirilmiş̧ mekânlarla çevrili durumdadır. Avluyu kuzey kenarı boyunca
sınırlandıran dikdörtgen planlı müstakil beş̧ mekân, sivri beşik tonozlarla
örtülü̈ ve avluya sivri kemer gözleri halinde acılan eyvanlardan ibarettir;
avlunun güney kenarını ise sivri kemerlerle birbiriyle bağlantılı ve sivri
kemerli beş̧ göz halinde avluya acılan mekânların oluşturduğu bir revak
kurulusu sınırlandırmaktadır. Avlunun batı kanadı fevkani bir kuruluştur; zemin kat,
taç kapının irtibatlandığı giriş̧ eyvanının iki kanadındaki sivri beşik tonoz
örtülü̈ ve simetrik düzende ikişer odadan müteşekkildir. Hâlihazırda hayli
harap olmuş̧ durumdaki birinci kata, geçmişte, giriş̧ eyvanının avluya bakan
kapısına bitişik bir merdivenle çıkıldığı anlaşılmaktadır.Söz konusu katta, bir kapı açıklığıyla dahil olunan ve
birbirine iç kapılarla bağlantılı dört müstakil odanın yer aldığı
anlaşılmaktadır. Odalar dikdörtgen planlı ve sivri beşik tonozlarla örtülüdür. Güney kanatta yer
alan odanın kıble duvarındaki mihrap inişi, geçmişte mescit olarak
kullanıldığını ortaya koymaktadır.
Avlunun batı kanadında yer alan ve hayli harap durumdaki
kapalı/barınak bölümünün,
derinlemesine doğrultuda yerleştirilmiş kare planlı ayaklarla beş̧ sahna taksim
edilmiştir; sivri beşik tonozla örtülü̈ olduğu anlaşılan orta sahanı daha
geniştir. Hanın inşaatında düzgün kesme ve kaba yonulmuş taşlar kullanılmıştır;
duvar örgüsü̈ arasında yoğun olarak antik ve Bizans dönemine alt devşirme
taşlar da kullanılmıştır. Hanın inşa kitabesi yoktur; Selçuklu cağında ve 13.
yüzyılda inşa edildiği kabul edilir. Selcuklumirasi.comAksaray Sınırları İçerinde Bulunan Sultan Hanı
Konya-Aksaray
yolu üzerinde bulunan Sultanhan’ı Aksaray ilinin
Sultanhanı Kasabası'ndadır. Han 1229 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı 1. Alaeddin Keykubad tarafından
yaptırılmıştır. 1278 yılında ise Anadolu
Selçuklu Sultanı 2.
Gıyaseddin Keyhüsrev tarafından genişletilmiştir. Yazlık kısmının geometrik
şekillerle süslenmiş muhteşem bir
giriş kapısı vardır. Han içinde bulunan tüm yapı, özellikleri itibariyle
Sivas’taki Gök Medreseye benzemektedir.
Sivri kemerin hemen altında “Elminnetül Lillah” (Güç Allah'ındır) duası yazılıdır. Kervansarayın ilk
kitabesinde kademeli çıkıntıların olduğu basamaklı çatma tavandan oluşan kubbe ile dış kapı nişini çeviren süs kemerinin iki tarafında
altıgen madalyonlar içinde sağda ve solda yer almaktadır. Uzun bir dehlizden
geçtikten sonra avluya varılır. Burada arabalara mahsus revak şeklinde yerler,
sol tarafında ise kemerli ve yolculara mahsus odalar, salonlar, iki hamam ve
ambarlar vardır. Avlunun ortasında dört kemer üzerine dayanmış bir mescit
bulunmaktadır.
Bu mescit Selçuklu süsleme sanatını en güzel örneklerinden birini sergilemektedir. Yazlık kısmın sonunda, batı duvarında tezyinat (süsleme) bakımından giriş ana kapısından geri kalmayan bir ana kapısı vardır. Bunun da dış ana kapında olduğu gibi sağında solunda birer niş bulunmaktadır. Kitabe kemer ve nişlerin üzerindedir. Basık kemerli bir kapıdan girilince kışlık kısma geçilir.
Üstü tonozla örtülü bu kısmı kare kasetli dört kısa, sekizer ayak dizisi, beş
sahana ayırmaktadır. Ortadaki sahan diğerlerinden daha büyük ve geniştir. Tam
ortadaki yerin yukarısı pandantiflerle sekiz kenarlı kasnağa oturan bir kubbe
ile örtülmüştür. İçeriyi kubbe feneri ile duvarının sağına ve soluna dörder,
dip deki duvarda ise, üç olmak üzere yukarılara açılmış mazgal biçiminde iki
pencere aydınlatmaktadır. Bunlardan başka ışık ve hava alacak yeri yoktur. Çok
sağlam durumdaki iç portal da kuvvetli rölyefler halinde geometrik yıldız
geçmeler ve rozetlerle işlenmiştir. Karatayhan'ın iç giriş kapısı bunu örnek alarak aynen
tekrarlanmıştır. Bu iki giriş
kapısı Alaaddin Keykubat zamanında, hol kısımlarıyla birlikte
tamamlandığına bir işarettir. Mukarnaslı tromplar üzerine oturan kubbe,
süslemeleriyle holdeki sade taş minareyi canlandırır. Kubbenin külahı
yıkılmıştır. Aksaray İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü
http://xn--kltrportali-thbc.com/ Tuncer
Arpacı Arkeoloji Türkiye
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder