Halil Kut Paşa ve
Alman General Golthz
Recep
Erdoğan çıktı, elinde mikrofon, Kut’ül Amare’nin tarihimizin şanlı zaferi
olduğunu söyledi. "Kut’ul Amare’yi bizden sakladılar” dedi ama Kut’ül Amare’nin Osmanlı’nın
komutanının kim olduğunu söylemedi. Keza onu da bilmezdi ya..!
Recep Erdoğan, “Kut’ul
Amare’yi bizden sakladılar dedi ya, hangi tarihimizi bu millet biliyor ki de
Kut’ül Amare Savaşını bilsin! Hele birde, Kut’ül Amare savaşının Osmanlı
komutanı, Prusya asıllı Alman Mareşal Colmar Freiherr Von Der Goltz olduğunu
hiç bilemezdi.
Osmanlı-Alman
ittifakı doğrultusunda Osmanlı Ordusuna komutanlık yapıyordu.
Maraşal
Comar Freiherr von Der Goltz, 2. Abdülhamit döneminde İstanbul’a
getirilerek Osmanlı ordusunu modernleştirmesi istendi.
Alman Krupp ve ülkemizde
“mavzer” diye bildiğimiz uzun namlulu
silahın adı olarak anılan “Mauser” şirketlerine
ilk silah siparişlerini verildi. 1908’de ikinci kez İstanbul’a geldiğinde o Alman'ı “mareşal” yaptılar.
1914’te 5.
Mehmet’in kurmay başkanı yaptılar sonra Irak’ta İngilizlere karşı savaşan 6.
Ordu’ya komutan olarak atadılar. Kut’ül Amare Savaşı tam kazanıldığı
sıralarda Mareşal Goltz yakalandığı tifüs hastalığından öldü. Onun
yerine geçen Halil Paşa atandı ve savaşın sonuçlanmasında son darbeyi
vurarak kazanıldı…
Kısacası
Halil Kut Paşa (1882-1957)
Halil
Kut Paşa, 1882'de İstanbul'da doğdu. Harp Akademisi'nde Mustafa Kemal ile aynı
sınıfta okudu. Enver Paşa'nın ondan iki yaş büyük amcası. "Kut'ül Amare Kahramanı" olarak bilinir. İttihat ve Terakki Fırkasına girdi.
Halil Kut Paşa ve “Kut’ül Amare” Savaşı (29 NİSAN 1916)
1923 doğumlu Dr. Necdet Özgelen,
21 yaşındayken Kûtu'l-Amâre Kahramanı Halil Paşa'yı tanıma şerefime ermiş kişi
olarak Halil Kut Paşayı anlatır: "Yıllardır
ittihatçılara 'darbeci, İmparatorluğu yıkanlar' diyorlardı. Hatta muhalif görüşlere 'ittihatçı zihniyet' diyorlardı. İttihatçıların kazandığı bütün zaferlere veryansın edip her zaman
karalıyorlardı. Ama şimdi çıkmışlar İttihatçıların kazandığı, dahi daha önce
bir bilgileri olmadığı “Kut-ül Amare” zaferinin 100. Yılında ne hikmetse AKP ve devletin zirvesi, o zaferi
kazanan komutanı Halil Paşa'nın adını bile anmadan kutlanıyordu.
Salt
Atatürk’ü küçümsemek için cümbür cemaat kutladıkları Kut’ül Amare Savaşının
komutanını için “Komutanımız Mareşal Colmar Freiherr Von Der Goltz”
deseydi bari daha gerçekçi olurlardı. Ama bu mareşal yeni cumhuriyetin içinde,
dışında yoktur…
23
Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamayan ve hatta iptal edenler, Kut'ün
Amare Zaferi'nin 100. Yılı için düzenlenen törene katılıyorlar ve orada Recep
Erdoğan şöyle konuşuyordu: “Milletimizin,
medeniyetimizin binlerce yıllık tarihini, nerdeyse 1919 yılında başlatan bir
tarih anlayışını reddediyorum. Her kim ki zaferleriyle ve yenilgileriyle son
200 yılımızı, hatta son 600 yılımızı soyutlayıp eski Türk tarihinden
Cumhuriyete atlıyorsa bilin ki o kişi milletimizin de devletimizin de
hasmıdır” demişti. Ama salt 600 yıllık
tarihten söz ediyor. Türlerin tarihi daha çok eskilere dayanır ve 1932 yılında
Atatürk’ün kurdurduğu “Türk Tarih Kurumu aracılığıyla asıl bu millete
unutturulmuş geçmiş tarihini yeniden hatırlatılmıştır.
Yani;
sözün kısası, senin 19 Mayıs’ın yok; ama bizim için Türkiye Cumhuriyeti tarihi
19 Mayıs 1919’da başlar, ümmetlikten, kulluktan, kölelikten, cariyecilikten,
haremden, dili kesilmiş cellâtlardan adam olmaya adım atılışın tarihidir. Bizim
tarihimizde ne Alman Mareşal Freiherr Von Der Goltz vardır, ne de
Amerikan mandacılığı vardır.
Kut Şehitliği
1920
yılında Bağdat’a 180 km Kutü’l-Ammare’de inşa edilen şehitlik, etrafı
duvarlarla çevrili büyük bir anıt biçiminde olup bu şehitlikte 7’si subay, 43’ü
er olmak üzere 50 şehidimiz yatmaktadır. Sonuç olarak, Halil Paşa idaresindeki Kutü’l-Ammare
Savaşı; Birinci Dünya Savaşı’nda Osmanlı Ordusu’nun en zor şartlar altında, Çanakkale’den
sonra İngilizlere karşı kazandığı ve bir İngiliz tümeni bütün personeli ile
birlikte esir aldığı eşsiz bir zafer olarak tarihe geçmiştir…
Bu
teslim aldığımız orduyu kurtarmaya gelen İngiliz kuvvetleri de 30 bin zayiat
vererek geri çekilmek zorunda kalan İngiliz ordusuna Türklerin Çanakkale’den
sonra ikinci defa İngiliz inadını kırdığı zaferiydi bu Kut’ül-Amare Savaşı. İngiliz
tarihçi Jemes Morris, Kut'un kaybını Britanya
(İngiltere) askeri tarihindeki en aşağılık şartlı teslimi olarak tanımladı.
Kaynaklar:
16 Ocak 2010, 91. yıldönümünde Kut’ül-Amare Zaferi, Türk
Silahlı Kuvvetleri Genelkurmay Başkanlığı” sitesi .
1957'de
İstanbul'da vefat eden Halil Kut Paşa’nın anıları: “Bitmeyen Savaş" adıyla
1972'de yayımlandı.
Vikipedia
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder