OSMANLILARIN KARAMAN OĞULLARI'NI 1487'DE KÖTÜ BİÇİMDE ORTADAN KALDIRIŞI
Oğuzların
Afşar boylarından olan Karamanoğulları; Karaman Bey tarafından güçlü bir beylik
olarak Konya ve Karaman’da 1256’da kuruldu. Anadolu’da ilk kez Türkçeyi resmi
dil olarak kullanan Türk beyliği oldu. Osmanlı Devleti ile diş söktüren
mücadelesi sonunda Osmanlılar tarafından 1487’de ortadan kaldırıldı ve Osmanlı
hâkimiyeti altına girdi. Kısacası buraya kadarından sonrasını, zamanın
tarihçilerinden dinleyelim:
Türkmen devleti olan Karamanoğulları, 1443’de Sultan 2. Murat
Sırplardan oluşan Haçlı Ordularıyla Morava’da savaşırken, Karamanoğulları Bey’i Osmanlıya
arakadan saldırmasına öfkelenen Sultan 2. Murat, Karamanoğullarının üzerine
yürümüş, gittiği yerlerde taş üstünde taş bırakmayarak, çoğunluğu Hıristiyan olan askerlerden oluşan
Osmanlı ordusu, Anadolu’da binlerce Türkü kılıçtan geçirtmiştir.
Kadınların,
Kızların Irzına Nasıl Geçildiğini Tarihi Kaynak; Âşık Paşazade, Sultan 2.
Murad’ın Konya yürüyüşünü şöyle anlatır: “Hünkâr keşker-i azim cem etti (çok sayıda
asker topladı) hem Rumeli’nin ne kadar kâfir leşkeri varsa kendüyü tabi, anı
dahi bile sürdü. Konya’ya çıktı; yağma buyurdu, vilayet-i Karaman’ı şöyle
vurdular: kim köylerini ve şehirlerini elek elek ettiler, harap ettiler ve ol
yıl nice oğlan kız doğdu mechulünneseb (o yıl nice çocuk doğdu babası
belirsiz)" demektedir.
Sultan 1. Murat zamanında başlatılan Osmanlı-Türkmen
çekişmesi, gederek kanlı düşmanlığa dönüşmüştür. Âşık Paşazade’nin anlattığına
göre, Karaman Beyliğine yapılan saldırıda yağmalama izni verilirken, Karamanlı
kadınların kızların ırzlarına geçilmesine de izin verilir ve günlerce
kadınların ırzına geçilir...
Türk Katliamları ve Acımasız Yöngüç Paşa
Yine, Sultan 2. Murat, Şehzadeliğinde Lala’sı olan, Lala
Yöngüç Paşa’yı 1426’da Amasya Türkmenlerine karşı görevlendirir. Lala Yöngüç
Paşa, Padişahın ağzından çıkmış gibi aldatıcı armağanlarla pohpohlayıcı
mektuplarla güya yardıma çağırdığı Canik’li Kızılkoca Oğullarından kardeş dört
Türkmen beyini nasıl kandırıp tuzağa düşürüldüğünü (Âşık Paşazade: “Bunlar; Türkmenlerin gayette
yarar ve bahadır erleriydi” dediği 400 arkadaşın nasıl tuzağa düşürülüp,
zalimce öldürüldüklerini Hoca Sadeddin Efendi şöyle anlatır:
“Yöngüç Paşa’nın buyruğu üzerine, Osmanlı
askerlerinden bir nice yiğit, gökten düşen bela misali içki meclisini basmış,
dördünü de bir anda yalın kılıçtan geçirivermişlerdi. Geriye kalıpta
kaçanlarıysa, bir bir yakalayıp zincire ve prangaya bağladılar, hepsini bir
mağaraya doldurup ağzını tıkadılar, içini kara dumana boğdular, kızgın ateş
helak eyleyip, ülkenin eteklerini bu Türkmenlerin vücutlarının pisliğinden
temizlediler.
Ertesi sabah, Yöngüç Paşa, seçtiği yiğitler, bu
uygunsuzlukların, çoluk çocukların yurdu Çorumlu ovasına baskın verdi. Oradaki
Türkmenleri de kırıp geçirdi, sürü ve davarlarına el koydu. Ganimet o kadar
çoktu ki, bir koyun 1 dirheme kadar düştü. Bunların çokluk çocukları da,
dilenciliğe dönüp, bütün ülke içine dağıldılar. (1)
Ayrıca dönemin vakanüvislerin belirtilerine göre Lala Yöngüç
Paşa, eline geçirdiği Türkmenlerin çoluk çocuk demeyip kılıçtan geçirmesi ile
yetinmeyip, tellallar çıkartıp, her kim Türkmen başı getirenin
ödüllendirileceği duyurulur.
Bu olayı yine Hoca Sadeddin şöyle anlatır: “Yörgüç Paşa, bir
Türkmen getirene, bir Türkmen kellesi getirene bir kaftan adamış, bunu da
tellallar ile duyurmuştu. Bu yolla da Türkmenlerden pek çok kimseyi temizlemiş
oldu. O tarihten sonra Türkmen eşkıyası, başsız ve güçsüz kaldı” diye övünerek yazar.
Türk’e karşı düşmanca tavırlar ile ünlü Sultan 1. Murat’ın
ani ölümünden sonra iki oğlundan biri olan Yakup, Osmanlı Sarayındaki iktidar
kavgasında, onu Türkler destekler. 2. Oğlu ise Rum anadan doğma Beyazıt ise,
Sultan Murat’ın öne çıkardığı, yani Hıristiyan ve dönme unsurların desteklediği
adaydı. Daha Türkmen beyleri Sultan Murat’ın öldüğü haberini bile almadan,
Beyazıt’ı oldubittiye getirerek Hıristiyan ve dönme devşirmeler tarafından
Sultan ilan edilir. Burada, babasının öldüğü bildirilmeden çağrılan Yakup,
tuzağa düşürülerek boğdurulmasıyla, taraftarlarıyla birlikte öldürüldü...
1. Murat’ın annesi, Orhan Gazi’nin karısı ve Rum’dur. 1.
Murat’ın karısı da Rum’dur. Bu Rum kadından Beyazıt doğdu, Osmanlı’da Türk
sözcüğünü, bir yüzyıl kadar süre içinde ağza bile alınmaz olmuştur.
Orta Asya’dan gelerek, göçebe Oğuz boylarının kurduğu
gerçeğini unutturabilmek için, tarih dahi yatsınmış, okullarda salt İslam
Tarihi okutulmuştur. En ilginci, okutulan bu İslam tarihi içinde Türklerde hiç
söz edilmemiştir. Yani, Osmanlı’da 15. Yüzyılda başlayan “Lisan-ı Osmanî” adı verilen Osmanlıca dediğimiz ne olduğu
belirsiz, yozlaştırılmış Arapça-Farsça ağırlıklı, içinde tek tük Türkçeden
oluşan yazı dili 16. Ve 17. Yüzyıla gelindiğinde ise Türkçe dil tamamen
olmaktan iyice çıkarılmış ve bu hal ancak Tanzimat’a kadar sürmüştür...
1453’de İstanbul’un fethinden sonra, Fatih Sultan Mehmet,
İstanbul’un değişik semtlerine sekiz adet medrese açtırmıştır. Bu sekiz
medresede dil tamamen Arapçadır. Yani, ne Türkçe vardır, ne de Türkçe diye bir
ders vardır...
Amerikalı Prof. Stanford Shaw, sözünü ettiği kitabında,
Osmanlı Türkmen çekişmesi, sanıldığı gibi basit bir yerleşik-göçebe sürtüşmesi
değil, Tezlere göre daha 1. Murat döneminden beri salt Anadolu içlerindeki
göçebe Türkmen aşiretlerinden bazılarını, yeni fethedilen uç, sınır bölgelerine
zorla yerleştirerek, asıl gerçek, imparatorluktan uzaklaştırmak, ordunun Türk
savaşçılar egemenliğinden kurtarmaktı. Ayrıca, Türklerin saraydan, saray
yönetiminden, çevresinden bir an önce kovularak uzaklaştırmaktı.
Selman ZEBİL
(1) Tac-üt Tevarih”,
cilt 1, s.332-335 ve “Aşık Paşaoğlu Tarihi”,
MEB Yayınları İst. 1970, s.118-119
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder